Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | stalk in v. | kibirli bir şekilde girmek |
Phrasals | stalk in v. | kendini beğenmiş bir şekilde içeri dalmak |
Phrasals | stalk in v. | bir hışımla içeri dalmak |
Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | stalk in (some place) v. | kibirli bir şekilde (bir yere) girmek |
Phrasals | stalk in (some place) v. | kendini beğenmiş bir şekilde (bir yere) dalmak |
Phrasals | stalk in (some place) v. | bir hışımla (bir yere) dalmak |